17 Temmuz 2010 Cumartesi

Bankalar Kredi Dağıtmak İçin Yarışıyor


27 yabancı bankanın oluşturduğu konsorsiyumdan 570 milyon dolarlık sendikasyon kredisi alan Halkbank, KOBİ'lerin yanı sıra özelleştirme ve satın almalara da kaynak sağlıyor. Türkiye'de bankaların kredi verme iştahının yerinde olduğunu belirten Genel Müdür Aydın, "Reel sektörü finanse etmek için yarışıyoruz." diyor.




Halkbank, Standard Chartered Bank koordinatörlüğünde 12 ülkeden 27 bankanın katıldığı konsorsiyumla sendikasyon kredisi protokolü imzaladı. Uluslararası piyasalardan 130 milyon dolar ve 349 milyon Euro olmak üzere iki dilimden oluşan sendikasyon kredisi, 1 yıl vadeli temin edildi. Toplamda yaklaşık 570 milyon dolar tutarındaki kredinin maliyeti libor 1,50 baz puan düzeyinde gerçekleşti.

Halkbank Genel Müdürü Hüseyin Aydın, imza töreninde yaptığı konuşmada, Türkiye'de bankaların kredi verme iştahlarının yerinde olduğunu söyledi. Hem bilançonun pasifinde hem aktifinde ciddi rekabet olduğunu vurgulayan Aydın, "Bu güzel bir şey. Reel sektörü finanse etmek konusunda yarışıyoruz. Dolayısıyla senenin başında sektör için düşünülen kredi hacmi artışının biraz daha üstünde gerçekleşmeleri görebileceğimizi söyleyebilirim." dedi. Halkbank olarak yüzde 20'lik kredi artış hacmini revize ettiklerini ifade eden Aydın, yıl sonunu asgari yüzde 25'lik büyümeyle tamamlayacaklarını öngörerek, diğer alanlarda revizyon olup olmayacağına yönelik olarak şunları söyledi: "Net faiz marjlarında bir daralma söz konusu. Bu, sektörün bütün oyuncuları için geçerlidir, bizim için de geçerlidir. Benzer kârlılıkları yakalamak için daha çok kredi vermemiz gerekiyor. Bu da, reel sektör için olumlu bir gelişmedir. Kredi kalitesinde de geçmiş yıla baktığımız zaman olumlu yönde düzelmeler var. Yılın hem sektör için hem reel sektör için olumlu geçmekte olduğunu ifade edebilirim.''

Kredilerinin yüzde 40'lık bölümünü KOBİ'lere kullandırdıklarını, ancak sadece KOBİ kredisi kullandıran bir banka olmadıklarını belirten Halkbank Genel Müdürü, satın almaları ve özelleştirmeleri de finanse ettiklerini söyledi. Son 4 yılda çalışanlarının yüzde 50'sini yenileyen bankanın, yurtdışı bankalardan bugüne kadar 1,5 milyar dolarlık kaynak sağlayıp, reel sektöre kullandırdıklarını ifade eden Aydın, "Bu sendikasyon ile pasifimizi ciddi anlamda çeşitlendireceğiz.'' diye konuştu. Balkanlar'a ilişkin olarak fırsatları değerlendirdiklerini, sermaye, entegrasyon ve insan gücü olarak bunu başarabilecek güce sahip olduklarını vurgulayan Aydın, ciddi görüşmeler yaptıklarının altını çizdi ve süreye ilişkin bir soruya, "İnşallah bu yıl olur.'' şeklinde cevap verdi.

16 Temmuz 2010 Cuma

Yağmur Gibi Döviz Geliyor


Türkiye krizde güvenli liman olunca yurtdışından oluk oluk döviz akmaya başladı. 5 ayda giren 7.5 milyar $ sıcak paraya ek olarak bankalar dışarıdan 9 milyar $ kredi aldı. Swaplar, kaynağı belirsiz döviz derken 20 milyar $ geldi

Küresel krizde bankaları sağlam kalan, piyasalarına devlet müdahalesi yapmayan Türkiye dünyada işler düzelmeye başlayınca ekonomik performansının karşılığını yabancı sermaye girişi olarak almaya başladı. Türkiye yabancı yatırımcı için yeniden güvenli liman haline geldi. Ocak-Mayıs döneminde yabancı yatırımcı Türkiye'ye hisse senedi ve bono yatırımı için 7.5 milyar dolar getirdi. Aynı dönemde doğrudan yatırımlardan 1.7 milyar dolar, kaynağı belirlenemeyen işlemlerden ise 700 milyon dolar geldi. Son veriler hisse senetlerine ve Hazine bonolarına gelen yabancı yatırımın temmuz sonunda 10 milyar dolara yaklaştığını gösteriyor.

KREDİLER PATLADI
Ancak sadece bono ve borsaya gelen sıcak parada değil, dış kredilerde de patlama var. Avrupalı bankalar birbirlerine borç vermeyi kesti ama Türk bankalarına kredi musluklarını sonuna kadar açtı. Başlama vuruşunu ise Vakıfbank 24 Mart'ta 13 ülkeden 33 bankanın katılımıyla aladığı 950 milyon dolarlık sendikasyon kredisi ile yaptı. Katılımcı banka sayısının sürekli artarken geçen yıl libor + yüzde 2.5'e kadar yükselen borçlanma maliyeti ise libor +yüzde 1.5'e geriledi. Ocak başından temmuz ortasına kadar Türk bankalarının yurtdışından aldığı sendikasyon kredilerinin tutarı 6 milyar 485 milyon dolar oldu. Buna 1.7 milyar dolarlık proje kredileri de eklendiğinde yılbaşından bu yana alınan dış kredi tutarı 8.32 milyar dolara çıktı. Yurtdışından para girişinde bir başka yol da bankaların yaptığı döviz-TL swap işlemleri (karşılıklı kiralama). Bu yolla Türkiye'ye getirilen dövizin 1.5 milyar dolar olduğu tahmin ediliyor. Bütün bunların dışında Merkez Bankası'nın da tam olarak açıklayamadığı yaklaşık 700 milyon dolarlık döviz girişi var. Döviz bolluğu dünyadaki çalkantılara karşın Türkiye'de döviz kurlarının düşmesine yol açıyor. Türk Lirası 2010'da 1 dolar ve 1 eurodan oluşan döviz sepeti karşısında 3.5 değer kazandı.

HALKBANK 570 MİLYON DOLARLIK SENDİKASYON ALDI
Yurtdışındaki bankalar Türk bankalarına kredi verebilmek için adeta birbirleriyle yarışıyor. Örneğin son olarak Halkbank, Standard Chartered Bank koordinatörlüğünde 12 ülkeden 27 bankanın katıldığı konsorsiyumla yaklaşık 570 milyon dolar tutarında sendikasyon kredisi için protokol imzaladı. 1 yıl vadeli kredinin maliyeti libor + yüzde 1.5 oldu. 25 Mayıs'ta da İş Bankası yaklaşık 900 milyon dolar, Garanti Bankası da yine aynı tarihte 700 milyon euro, Yapı Kredi 22 Nisan'da yaklaşık 1 milyar dolarlık kredi sağladı. Vakıfbank 24 Mart'ta 950 milyon dolarlık kredi sağlayarak 2010 yılında Türk bankacılık sektöründeki ilk sendikasyona imza atmıştı.